Spor Kulüpleri ve Taraftar Arasındaki Etkileşim Nasıl Yönetilir?
Firmalar kendi hayran kitlelerini oluşturmak ve sadık müşteriler kazanmak için birçok yönteme başvuruyor. Mesela 7 Slots gibi bir site bunu çeşitli promosyonlar aracılığıyla yapıyor. Yeni üyeler hızlı bir başlangıç yapmak için bonus alabilirler. Mevcut üyelerin çeşitli 7 Slots casino promosyonlarıyla üyeliklerine devam etmeleri teşvik edilmektedir. Bu tür pazarlama ve iletişim yöntemleri spor endüstrisi de dahil olmak üzere her sektörde mevcuttur. Günümüzde spor kulüplerinin taraftarlarıyla etkileşime geçmesi her zamankinden daha kolay hale geldi. Peki spor kulüpleri bu amaçla hangi yöntemleri kullanıyor? Hayranlarıyla nasıl etkileşime giriyorlar? Bu soruları aşağıda cevaplıyoruz.
Taraftarlar “müşteri” değil
Spor kulüplerinin ana ortaklarının taraftarlar, kulüp üyeleri, yayıncılar, finans kurumları, yerel yönetimler ve toplum olduğu düşünülmektedir. Spor kulüpleri operasyonel süreçlerinde bu ortaklarla ilişkiler kurmak ve bu ilişkiyi yönetmek zorundadır. Taraftarlar yalnızca spor kulüplerinin sadık tüketicileri olarak değil, aynı zamanda takımlarını stadyumda aktif olarak destekleyen ve kulübün hayatta kalmasını finansal olarak sağlayan kilit “paydaşlar” olarak da görülmelidir. Taraftarlar ile spor kulüpleri arasındaki ilişki, tüketiciler ile işletmeler arasındaki ilişkiden çok farklıdır. Taraftar, spor kulüplerinin faaliyetlerine maddi ve manevi destek veren, belli bir ücret ödeyerek kulübün hizmetlerini satın alan, her türlü zorluğa rağmen takımına destek olmak için yurt içi ve yurt dışı deplasmanlara çıkan kitledir. Geleneksel tüketici tanımından tamamen farklılar ve aynı zamanda ekibiyle manevi bir bağ kuruyorlar.
Ancak taraftarların takımlarını ne kadar etkili bir şekilde destekleyeceği, bunu yapmanın ne kadar kolay olduğuna bağlıdır. Taraftarlar artık ulaşılması gereken, ilişkiler kurulan, iletişimini yöneten, istek ve ihtiyaçlarını dinleyen, bu doğrultuda stratejik plan ve organizasyonlar geliştiren “müşteriler” haline geldi. Sadık müşteriler yaratmak ve elde tutmak için şirketlerin ve markaların neler yaptığı; spor kulüpleri de sadık taraftarlar yaratmak için aynısını yapıyor. Spor kulüpleri taraftarlarının gözündeki algılarını yönetmek, imajlarını geliştirmek, kendi markalarının iletişimini güçlendirmek amacıyla pazarlamanın tüm kanallarını yakından kullanmaktadır.
Sosyal medya ana araçtır
Bu amaçla kullanılan en önemli aracın sosyal medya olduğunu söylemek mümkündür. Kulüpler sosyal medya sayesinde taraftarlarını tek çatı altında toplayarak onların duygu, düşünce ve tepkilerini ifade etmelerine olanak sağlıyor. Aynı zamanda sosyal medya sayesinde takımın taraftarla, taraftarın da takımla doğrudan iletişim kurması mümkün oluyor. Sosyal medya aynı zamanda kulübün paylaşım ve etkinliklerde taraftarlarına ulaşmasının en ucuz ve en kolay iletişim yöntemidir. Sosyal ağlarda spor kulüplerinin resmi sayfalarının yanı sıra taraftarlar tarafından oluşturulan ve yönetilen sayfalar da bulunmaktadır. Taraftarların internette hazırladığı web sayfaları, mail grupları ve forumlar sayesinde takımlarla taraftarlar arasındaki etkileşim hiç bu kadar kolay olmamıştı.
Çoğu spor kulübünün artık bir iletişim merkezi ve halkla ilişkiler departmanı var. Yani spor kulüpleri taraftarlarıyla iletişim kurma işini profesyoneller aracılığıyla yapmaktadır. Ancak bu profesyoneller diğer sektörlerle karşılaştırıldığında biraz farklı çalışıyorlar. Spor tutkunları zaten içerik oluşturmaya hazırdır ve takımlarıyla etkileşim kurma fırsatını asla kaçırmazlar. Bu nedenle iletişim uzmanlarının görevi çoğu zaman takım ile taraftarlar arasında bir köprü kurmaktır: Sürekli yeni promosyonlar planlamalarına gerek yoktur. Spor kulüplerinin sürekli tanıtım ve pazarlamaya ihtiyacı olmadığından, spor takımı ile taraftarlar arasındaki etkileşimin türünü belirlemek onlar için genellikle yeterlidir.
Bu bağlamda sporcuların bizzat taraftarlarla sosyal medya üzerinden iletişim kurduğunu da unutmamak gerekiyor. Yani sadece kulüp değil, sporcular da sosyal medyayı kullanarak taraftarlarla sürekli etkileşim halinde oluyor. Normalde bir pazarlama uzmanının görevi markayı tanıtmak, bir müşteri tabanı oluşturmak ve elde tutmaktır. Ancak konu spor kulüpleri olunca marka ve müşteri kitlesi zaten oluşmuş durumda. Geriye sadece ikisi arasındaki ilişkiyi düzenlemek kalıyor.
Bu nedenle iletişim profesyonellerinin işi çoğunlukla ürün pazarlamasıdır. Hemen hemen her spor kulübünün kendi ürünlerini pazarladığı bir mağazası vardır ve tanıtım faaliyetlerinin çoğunun bu ürünlere yönelik olduğunu belirtmek gerekir. Çünkü mallarda klasik tüketici sistemi hala geçerli: Hayranlar alıyor evet ama bunun için yine de teşvik edilmeleri gerekiyor.