İmar Planı İptal Davaları ve Mülkiyet Hakkının Korunması Şehirler yaşayan organizmalardır ve sürekli gelişirler. Bu gelişimin planlı olması için belediyeler ve ilgili bakanlıklar tarafından 1/100.000, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planları hazırlanır. Ancak masa başında çizilen bu planlar, bazen sahadaki gerçeklerle veya mülkiyet haklarıyla örtüşmez. Sizin araziniz “yeşil alan”, “okul alanı” veya “yol” olarak işaretlenebilir,…
Şehirler yaşayan organizmalardır ve sürekli gelişirler. Bu gelişimin planlı olması için belediyeler ve ilgili bakanlıklar tarafından 1/100.000, 1/5000 ve 1/1000 ölçekli imar planları hazırlanır. Ancak masa başında çizilen bu planlar, bazen sahadaki gerçeklerle veya mülkiyet haklarıyla örtüşmez. Sizin araziniz “yeşil alan”, “okul alanı” veya “yol” olarak işaretlenebilir, inşaat hakkınız (emsal) düşürülebilir veya arsanızın değeri haksız yere azaltılabilir. İdarenin bu tür tasarrufları, mülkiyet hakkının özüne dokunan müdahalelerdir ve hukuki denetime tabidir. İzmir gibi kentsel dönüşümün ve yapılaşmanın yoğun olduğu bir şehirde, imar planlarına karşı açılan iptal davaları, mülk sahiplerinin en önemli savunma mekanizmasıdır. Mertcan Turan Hukuk ve Danışmanlık, imar hukuku alanındaki teknik yetkinliği ile bu karmaşık davalarda müvekkillerini temsil etmektedir.
İmar planları askıya çıktığı andan itibaren 30 günlük itiraz süresi başlar. Bu süre içinde belediyeye itiraz edilmezse veya itiraz reddedilirse, 60 gün içinde İdare Mahkemesi’nde “İmar Planı İptal Davası” açılmalıdır. Bu davalar, şehir plancıları ve harita mühendislerinden oluşan bilirkişi heyetlerinin raporlarına göre karara bağlanır. Planın şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırı olduğunun ispatlanması gerekir. Ayrıca, parselasyon işlemleri (18. madde uygulaması) sırasında yapılan hatalar, hissenizin değersiz bir yere kaydırılmasına neden olabilir. Bu tür teknik mağduriyetlerin giderilmesi için bir İmar Avukatı ile çalışmak şarttır.
İmar hukuku, sadece plan iptali ile sınırlı değildir. Kamulaştırmasız el atma (hukuki veya fiili) davaları da bu alanın konusudur. Eğer belediye, arsanızı planda park olarak ayırmış ancak yıllardır kamulaştırmamışsa, mülkiyet hakkınız kısıtlanmış demektir. Bu durumda idareye karşı tazminat davası açarak taşınmazın bedelini faiziyle talep edebilirsiniz.
Bu süreçler, genellikle müteahhitler ve inşaat şirketleri için de büyük önem taşır. Kat karşılığı inşaat projelerinde imar durumunun değişmesi, projenin durmasına ve büyük mali zararlara neden olabilir. İnşaat sözleşmelerinin imar mevzuatına uygun hazırlanması ve risklerin yönetilmesi konusunda bir İzmir Gayrimenkul Avukatı danışmanlığı, projenin selameti için kritiktir. Mülkünüzün değerini korumak ve idari kararlar karşısında ezilmemek için hukuki haklarınızı zamanında kullanmalısınız.
Reklam & İşbirliği: [email protected]